Bakanlığımızın 2023 Eğitim Vizyon Belgesinde yerini bulan Güçlü Yarınlar için çıktığımız uzun soluklu bu yolculukta zengin bir medeniyet birikimini temsil eden, genç ve dinamik nüfusa sahip, geleceğe dair iddiaları olan ülkemizin hedeflerine ulaşması, nesillerini kaliteli bir eğitim öğretim sistemiyle buluşturmasına bağlıdır. Kaliteli eğitim öğretimin yolu; öğrencilerin zihnî gelişimlerini kolaylaştırmaktan, onlara vizyon kazandırmaktan, manevi yönlerini güçlendirmekten geçmektedir.

Eğitim dünyası artık nicelikten niteliğe bir göç yaşamaktadır. Günümüz insanları yarınlarını çok daha güçlü irade ve kararlılıkla sağlamlaştırma azmindedir. Robot ve Yapay Zeka insanoğlunun öğrenme ve zekâ üzerindeki tekelini kırma yolunda ilerleyip nesnelerin interneti kavramları dünyada yerini alırken; eğitim dünyası, gerek öğretmen yetiştirmede, gerek yöntem ve tekniklerin değişimleriyle; hızlı okuma, fen, matematik ve teknoloji okur-yazarlığı, insansız nesneler ve uçan araçlar gibi muasır medeniyetlerin takip ettiği alanları akleden kalplerle mezcederek kadim medeniyetimizin mirasını gerçek yerine koymakla mükelleftir.

Düşünce, duygu ve eylemi insanda birleştiremeyen, kuramı ve pratiği uzlaştıramayan tek kanatlı uçma hevesi en önemli sorunlarımızdandır. Uzmanların ifadesiyle eğitim kurumunun temel çıkış noktası, bireyin kendini bilmesini ve tanımasını sağlamaktır. Vizyon ise, Yunus Emre'nin "İlim ilim bilmektir, İlim kendin bilmektir, Sen kendini bilmezsen ya bu nice okumaktır." ifadelerindeki gibi kabiliyetlerini keşfedip kendisi için gidilebilecek menzilleri tanımak ve orda yol almaktır. Mizaç ve yetenek temelli bir tanıma yaklaşımı, eğitim sisteminin aktörlerinin gelişimi için kritik öneme sahiptir.

Bu sayılan önemli görev hiç şüphesiz başöğretmenimiz Gazi Mustafa Kemal'in; ´Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir.´ ifadelerinde yerini bulan eli öpülesi öğretmenlerimize düşmektedir. Öğretmenlerimiz öğrencilerinin mizaç ve yeteneklerini tanıyarak o bireyi hedefine ulaştırma gayreti içerisinde olmalıdır.

Kadim bir medeniyetin varisi olan milletimizin saygı değer öğretmenleri, öğrencisine - kim bilir belki bir gün dünyanın öbür ucunda bulunan mağdur ve mazlumları ayağa kaldıran; teknolojik bir buluşun sahibi olan çocuk budur inancıyla, kararlılıkla onların gönül alemine giden bir yol bulup var olan kabiliyet cevherini mücevhere çevirme gayreti içinde olmalıdır. Sayın Bakanımız Ziya Selçuk'un öğretmenlerimizle ilgili olarak ifade ettiği gibi: "Siz bizim hikâyemizin başkahramanlarısınız."

İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü olarak "Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü" nün yapmış olduğu PISA ve TIMSS isimli araştırmalarda yer alan Okuma Becerileri, Matematik ve Fen okur-yazarlığı çalışmalarımız projelerimiz bulunmaktadır. Sosyal sorumluluk alanında İyilik, Teknoloji alanında Yapay Zekâ, Robotik Kodlama, STEM, Kişisel Gelişim sahasında Hızlı Okuma Teknikleri, Çözüm Odaklı Koçluk, Veli Akademileri alanlarında çalışmalarımız sürmektedir. Bu alanların güçlenmesi dünya devletleri nezdinde seviyemizi yükseltecektir.

Buradan bütün eğitim dünyasının paydaşları ve ilgililerine sesleniyorum; öğretmenlerimize güvenin, onların gerçek değerleri Allah katındadır. İyi bir öğretmen, bir ülkenin geleceğini değiştirecek kişilerin elinde yetiştiği kişidir. Unutmamalıyız ki, devlet ricalimiz olan Cumhurbaşkanı, Bakan, Vali, Kaymakam, Savcı da o kıymetli ellerde ve gönüllerde yetişmektedir.

Yargı ve idarenin emirleri doğrultusunda emniyet ve jandarma güçlerimiz hakkıyla kolluk görevini yerine getirerek, suç ve suçludan toplumu arındırma vazifesi yürütürken; eğitim dünyası da zihin ve kalp temizliği görevini yürütmektedir. İnternetin bazı karanlık caddeleri hepimizi olumsuz anlamda etkilemektedir. Dünyanın başka yerlerinde olan olaylar öğretmenlerimize olan güvenimizi sarsmamalıdır. Ben inanıyorum ki, iyi niyet ve samimiyeti simasında görünen değerli mesai arkadaşlarımız, taşımış oldukları önemli görevin farkındalar ve görevlerini bi-hakkın yerine getirmektedirler. Geleceğin karakterli insanları değerli öğretmenlerimizin elinde ve özellikle de gönlünde yetişecektir.

Bu yıl 40. senesini idrak ettiğimiz Öğretmenler Günü, Bakanlar Kurulu'nun 11 Kasım 1928'de yaptığı toplantıda Mustafa Kemal Atatürk'e "Millet Mektepleri Başöğretmenliği" unvanını vermesi gününün hatırası olarak, 100. doğum yıldönümü anısına, 1981 yılından bu yana 24 Kasım'da kutlanıyor.

Eğitimin ana öğesi ve baş öznesi insandır. İnsan ise, yeryüzünde anlaşılması en zor ve karmaşık yapıya sahip bir canlıdır. İnsan yetiştirmek gibi zor bir mesleği icra etmekte olan öğretmenlerimizin bugüne ve kelimelere sığmayan Öğretmenler Gününü tebrik ediyorum. 

Başta başöğretmenimize, görevi başında şehit ve gazi olan öğretmenlerimize, bizleri bugünlere taşıyan ebediyete intikal etmiş öğretmenlerimize, hizmet yılını tamamlayarak emekliye ayrılan bütün mesai arkadaşlarımıza saygı ve şükranlarımı sunuyorum.

Bir kez daha öğretmenlerimizin bu özel gününü kutlar, sağlık ve mutluluklar dilerim.